Suriye’nin kuzeyinde 8 yıl önce toprakları terör örgütü PKK/YPG tarafından işgal edilen Tel Rıfatlılar, örgütün işgalindeki bölgelerde düzenlemeyi planladığı sözde yerel seçime karşı çıkıyor.
Terör örgütü, Suriye’nin kuzeyinde ve doğusunda işgal ettiği Haseke, Rakka, Deyrizor vilayetleri ile Halep vilayetinin kuzey ve doğusunda 11 Haziran’da sözde yerel seçim yaparak kendisine meşruiyet sağlamayı hedefliyor.
Rusya’nın hava desteğiyle terör örgütünün şiddetli saldırılar düzenlemesi üzerine yaklaşık 250 bin sivil, Şubat 2016’da Tel Rıfat ilçe merkezi ve ona bağlı belde ve köylerden göç etmek zorunda kaldı.
Terör örgütü PKK/YPG, işgal ettiği topraklardaki sivillerin evlerini ve mallarını gasbederek demografik yapıyı değiştirme çabalarına girişti.
Türkiye sınırında çadır kentlerde yaşayan, evleri ve arazileri örgüt tarafından işgal edilen Tel Rıfatlılar, terk etmek zorunda kaldıkları topraklarda sözde “seçim” yapılmasını istemiyor.
SÖZDE SEÇİME TEPKİ
Çadır kentte yaşayan Tel Rıfatlı Mahmut Allito, yaptığı açıklamada, “Tel Rıfatlıların büyük çoğunluğu evlerini, topraklarını terk etti. Neredeyse 7 bin 250 aile Tel Rıfat’tan çıktı. Daha sonra ilçe sakinleri, Türkiye sınırına yakın yerlerde çadır kentlerde yaşamaya başladı. Evlerine, şehirlerine çok yakın olmalarına rağmen gidemiyorlar. Bu onları psikolojik olarak etkiliyor.” dedi.
Allito, Tel Rıfat’ta aslen Tel Rıfatlı olan yaklaşık 200 ailenin kaldığını, gerçek mülk sahipleri ayrıldıktan sonra Tel Rıfat’a yabancıların yerleştirildiğine işaret ederek, “Tel Rıfatlılar orada değil ve bu seçim kabul edilemez. Tel Rıfat’ı temsil edeceklerini nasıl düşünebilirler? Yaklaşık 250 bin insanı yurtlarından ettiler, nasıl onların olmayan toprakları yönetmelerine izin vereceksiniz? Biz, onlara ait olmayan toprakları yönetmelerini kabul etmiyoruz.” dedi.
“TEL RIFAT HALKI ORADA DEĞİL”
Bir diğer Tel Rıfatlı Ömer Çarrad, “2016 yılında örgütün saldırıları sonrasında Tel Rıfat ilçesi beldeleri ve köylerinden yaklaşık 250 bin insan göç etmek zorunda kaldı. Örgütün hüküm sürmeye çalıştığı bir sistemde yaşamak istemedikleri için kamplarda yaşıyorlar. Tel Rıfat halkı orada değil, hangi seçimden bahsediyorlar? Hangi insanlıktan bahsediyorlar? Tel Rıfat halkı evlerine döndüğünde gerçek seçimler olabilir, (Tel Rıfat’ı) gerçek sahipleri yönetebilir.” diye konuştu.
Tel Rıfat’ın ileri gelen ailelerinden Beşir Allito da “8 yıldır vatanımıza, toprağımıza geri dönmek için bekliyoruz. Yaklaşık 8 kilometre uzakta olan yurduma geri dönme umudunu hiç kaybetmedim. İnsanlarımızın sağlık, eğitim ve refah ortamından uzak kalmalarına neden olan örgüt işgalindeki Tel Rıfat’a dönme umudumuz sürüyor.” ifadesini kullandı.
BU SEÇİM KABUL EDİLEBİLİR BİR SEÇİM DEĞİLDİR
Allito, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Terör örgütü Tel Rıfat ve ona bağlı yaklaşık 48 köy ve beldeyi işgal etti. Hüküm sürenler, Kandil Dağı’ndan gelen yabancı insanlar, asıl sahiplerinin arazilerini ve evlerini çaldılar. Halkın olmadığı bir yerde seçim çalışması yapılamaz. Gerçek olan Tel Rıfat’ta Suriyeli olmayan dış güçlerle bağlantılı insanların hüküm sürmeye çalışmasıdır. Bölgenin demografik yapısını değiştirdiler. Bu seçim kabul edilebilir bir seçim değildir.”